menkıbe

[Toygun]

Din büyüklerinin veya tarihe geçmiş ünlü kimselerin yaşamları ve olağanüstü davranışlarıyla ilgili hikâye

Bensay yaşanca sözcüğünü önermiş. Bence fena değil.

кай (kay) şarkı söyleme , menkıbe  (Altayca)

Övmece önerisi de var ama öv- uygun değil gibi.

[Toygun]

Hikmet Kıvılcımlı yürüm demiş.

"Böylece, Oğuz Yürüm'ü (Menkıbesi) ile anlatılan şey, bütün bu 24 Kan'ı içine almış en büyük Kandaşlar Konfederasyonu'dur."

[Oktay D.]

yaşanca sözü baŋa düzgün türetimli gelmedi, bir /a/ sesi fazla gelmiş. Daha doğrusu ise yaşınç olabilir ^[1][2]

Dipçe.
[1] +Xnç ekinin dar ünlüsünüŋ baskın gelmesi. Bu eki, dönüşlü çatınıŋ eylemlik ekiyle bileşimi olan -n-ş ekiniŋ sözcük soŋunda -nç olması durumuyla karıştırmayıŋız. ^[2]
[2] Marcel Erdal, "Old Turkic Word Formation", Wiesbaden, 1991.

[Toygun]

yaşanca sözü baŋa düzgün türetimli gelmedi, bir /a/ sesi fazla gelmiş. Daha doğrusu ise yaşınç olabilir ^[1][2]

Dipçe.
[1] +Xnç ekinin dar ünlüsünüŋ baskın gelmesi. Bu eki, dönüşlü çatınıŋ eylemlik ekiyle bileşimi olan -n-ş ekiniŋ sözcük soŋunda -nç olması durumuyla karıştırmayıŋız. ^[2]
[2] Marcel Erdal, "Old Turkic Word Formation", Wiesbaden, 1991.

Yaşanç olmaz mı?

[Oktay D.]

yaşanış = yaşanç bileşik/kaynaşık bir ekle, demeli dönüşlü+eylemlik ekiyle... Aŋlamca örtüşmüyor.

[Toygun]

Kırgızca ulama kep menkıbe demekmiş. Burada kep söz demek... Ulama kısmını anlayamadım.

[Toygun]

Pek tutmadım ama...

övge  Osm. menkıbe
Din uluları ile tanınmış kimselerin yaşamına ve olağanüstü davranışlarına ilişkin kısa öykü.
BSTS / Yazın Terimleri Sözlüğü 1974