Temirbek yazdı:
Göktük alfabesinin içinde Soğudca'dan ve Aramca'dan alınmış olan damgalar var, bunları en kötümser gözle yâni “alıntı olasılığı” olanları da kesin alıntı saydığımzda toplam sayı 10-12 civârı. Ancak Göktürk abecesinde 38 damga var ve bu 12 damga dışındakilerin tümü Türk türetimi. Çünkü bütün damgalar ya bir “eylemi” ya da bir “kavramı” simgeliyor.
Görüntülü örneklerle açıklamaya çalışayım. Göktürk abecesindeki “ince seslilerle” kullanılan ve eb okunan damgayla başayalım. Buraya tıklayınız görüldüğü gibi bu damga bir “eb”i simgelemekte. Diyorsun ki bu Aramca'dan alınma, birincisi Aramca bir Semitik dildir yâni Arapça, İbranca gibi dillerle aynı dil ailesindendir. İkincisi, Aramcada “ev” anlamına gelen sözcük bet'tir, İbranca'da da bet, Arapça beyt, Fenikece bet. Bu harfin adı Yunanca'ya geçince bildiğimiz “beta” olmuş. Yâni sizin üstün Himnt-Avrupalıları yazıyı bulamamışlar.
Şimdi burada, Aramca ve Fenikece “ev” anlamına gelen sözcüğün “bet” olması ve alfabeye bunun alınması ile, Eski Türkçedeki “eb” (ev) sözcüğünün benzeşmesi bir tesâdüftür. İki dilde de “eb” (ev) sözcüğünde /b/ var. Eski Türkçe eb /b/ > /v/ dönüşmesiyle günümüzdeki ev. Bunun Aramca ile ne ilgisi var? Ha şu olablir, Göktürkler de Aramcadaki “bet”den haberliydiler, ve “bizim dilimizde de bu şeye eb diyoruz, biz de damgayı buradan türetelim” demiş olabilirler. Ancak bu “ev” sözcüğünün Aramcaolduğu anlamına gelmez.
Şimdi “kalın seslilerle” kullanılan ab damgasıyla devam edelim => Buraya tıklayınız bu damgada Eski Türkçe ab yâni günümüz Türkçesindeki av sözcüğünün simgelenimini görmektesiniz. Burada da eb > ev örneğindeki gibi /b/ > /v/ dönüşümü var doğal olarak. “Ab” damgasının şekli “balık avlamak”ta kullanılan bir kapçak (kanca) şeklinde. Bunu da mı Aramca'dan almışlar? Ne Aram dilinde “ab” diye “av” anlamına gelen bir kelime var ne de Fenike ya da Aram alfabesinde “ab” okunan bir harf var.
Örneklere devam edelim, kalın seslilerle kullanılan y harfine yâni ay damgasına bakalım ki bu damga ya olarak da okunur doğal olarak => Buraya tıklayın burada da Eski Türkçe Ya günümüzdeki “yay” simgesi açıkça görülüyor. Kimi dilcilere göreyse bu yay yâni “ya” değil ay, dünyanın uydusu olan “ay”, ikisi de şekle uymakta. Bu Aramca ya da Soğdca mı şimdi? Türkçe olduğu açık.
İnce seslilerle kullanılan /r/ sesine bakalım => Buraya tıklayın bu damganın okunuşu er yâni “adam” demek. Şekilde görüldüğü gibi “kollarını açmış bir er” resmedilmiş. Yukarı bir baş, aşağı iki ayak çizdiğinizde bir “er” resmi ortaya çıkıyor belli ki daha eski olan “er” tamgası sadeleştirilmiş zaman içinde.
Son bir örnekle bitirelim => Buraya tıklayın bu damganın okunuşu ok açıklamaya gerek yok sanırım...
Geriye kalan damgalar da bu şekilde açıklanabilmekte. Kimi damgalar açıkça görülüyor ki Aramca / Fenike abecesinden alınma, örneğin “az” yâni /z/ harfi => Buradan bakın görüldüğü gibi günümüzdeki /z/ harfi. Bakın şu bağlantıda Soğd alfabesi anlatılmış > Soğd Abecesi burada > Aram Abecesi burada da > Göktürk Abecesi dilbilimci olmaya gerek yok, göz var izan var, bakın hangi harf nerden anlaşılıyor.
Özetle, Göktürk abecesi ne %100 alıntı harflerden oluşur ne de %100 Türk icâdı harflerden. 10-12 civârı harf Fenike, Aram belki Soğd'dan alınmış gerisi özgün bir biçimde türetilmiştir.
İletinin ikinci kısmına da değinelim;
Ön Törükçe'nin nerede doğduğunu daha önce yazdım. Dil ile genetiğin ne alakası var da “genetikçiler” Ön Törükçe'nin yerini tespit edebiliyor. İngilizler de Hint-Avrupa dili konuşan bir kavim, Hintliler de aralarında “genetik” bir alâka, bir yakınlık var mı? İzlandalılarla Tacikler genetik olarak ne kadar yakın? İkisi de Hint-Avrupa dili konuşuyor. Ben genetikle menetikle uğraşmadığım için bu konuları bilmiyorum ancak bu halkar arasındaki farklılığın ve genetik uzaklığın, bizlerle Moğollar arasındaki farktan çok daha fazla olduğunu düşünüyorum.
Sayin temirbek birtakım yerleri katildigimi söylediğim gibi ne yazik bir takim yadlara yahşi görünmek icinmi bilemiyecegim Türk geçmişini tarihini ezberci sözde avrupalilarin verdiği 1500 yillik dönem içerisinde bakiliyor, ben Danimarkada yasayan bir Türk bioanalytiker olarak burada bir çok saçma içerikli yazilari yanit vermeğe kendimce borç görüyorum, bakin arkadaşlar 1500 yillik Göktürk ezberinden kurtulalim Göktürk abecesine değil Türk damgalarina bakalim.
Temirbek yazdı:
Kimi damgalar açıkça görülüyor ki Aramca / Fenike abecesinden alınma, örneğin “az” yâni /z/ harfi => Buradan bakın görüldüğü gibi günümüzdeki /z/ harfi. Bakın şu bağlantıda Soğd alfabesi anlatılmış > Soğd Abecesi burada > Aram Abecesi burada da > Göktürk Abecesi dilbilimci olmaya gerek yok, göz var izan var, bakın hangi harf nerden anlaşılıyor.
Arkadaşim yukarida yazdigin diziliş yanlis olmuş Soğd Abecesi > Aram Abecesi diye yazmissin, Aram abecesi > Sogd abecesi olacak ayrıca daha doğrusu söyle olmali
Türk damgalari > Ön (proto) Türk > Orkhun /yenisey
Türk Damgalari > Ön Türk > Etrusk > Futhark
Türk Damgalari > Sümer > Akad > Eski fars > orta fars (Sogd) > yeni fars
Türk Damgalari > Sümer > Akad > ibrani / Arem > Arap
Türk Damgalari > Misir >proto kenan > fenike > greek
Türk Damgalari > Misir >proto kenan >fenike >latin
Arkadasim burada anlasilan ne, bilin bakalim verdiğiniz ancientscript, Ancients alphabet (eskiyazilari) gösteren site, biri ordan burdan ezbere topladigini bu betiğe aktarmis, tam anlami ile Türk yazilarini yalnızca 8. Yüzyil da ortaya cikmis gösteren alt bölgelere iten, Turkic Runes diye yazisi gecen bastan savma söze getirilen bir yazi eski macarca’dan bile daha çok söz eden isa’dan sonra 200 yillarinda ortaya cikan Futhark yazilarina bile daha eski göstermeye yeltenen Göktürk yazitlarini isa’dan sonra 3.-4. Yüzyillarda ortaya cikan Sogd yazilarindan geldiği savina direten, bir Türk geçmişini silmeye yeltenen nerdeyse yazma durumunda olmasa Türk adindan kesinlikle söz etmeyecek kendi ile celisen kişilere beşik olan, kaynaklari ise Türk dili ile ile ilgisi olmayan kişilerce olusturulmus bir site bunun güvenilirliği iste bu denlidir, bu kadardir, yaziklar olsun. Ayrıca ilk yaziyi ortaya cikaran isa’dan önce 3300 yillarinda ortaya cikan Sümer yazilarini temel almayip isa’dan önce 3100 yillarinda ortaya cikan misir hijeroglif yazilarindan üretilen isa’dan önce 1800-1900 yillarinda ortaya cikan proto sinaitic (proto kenan) yazilarini temel aliyor, sonra alt dil gurublarini, takimlarini yazıyor, arap, fars, habes, futhark yazilarindan söz ediyor bu takimlarin içinde bile Orkhun yazisi bile gecmiyor,ulan hadi orkhun yazilarini arem yada sogd yazilarini dayatıyorsunuz, peki neden bu gurublama, takimlamanin içinde yok, bakin.
buna karsin bir arkadaş sizin gibi elinde bulunan verilere göre söyle bir yanit vermiş,
Turkic alphabet is not Aramaic origin. Some damgas (letters) from Aramaic origin, yes (4-5 letters), and some damgas from Sogdian (2-3 letters) and other letters from old Turkic Tamgas. For example "oq" damga; "oq" means in Turkic Languages "arrow" and "oq" damga's shape is "arrow". "ay-ya" damga's shape like "bow" cecause in Old Turkic "ya" means "bow" and today Turkish "yay" etc.
Burada hindilizce bilmeyen arkadaşlar için ceviri yapayim, belli 8. Yüzyil sanilan orkhun yazıtları için söyleniyor, arkadaş elinden geldiğince elinde bulunan kanitlari göstererek Türk abecesinin arem abecesinden değil Türk damgalarinda geldiğini söz ediyor, 4-5 damganin aram abecesinde, 2-3 damganin sogd abecesinden gelme olasiligindan söz ediyor, geri kalaninin kesinlikle Türk damgalarindan geldiğini söylüyor.
Iyi güzel yahşide Türklerin 8. Yüzyılda diye oluşturduğu bu yaziyi Türkler hadin Suriye’ye gidek taa 3000 yil önce ortaya cikan Arem yazisindan 4,5 damga alalim, sonra geri dönek yolda 1600-1700 yil önce ortaya cikan Sogd yazilarinda’da 2,3 damgayi’da burdan alalim bizim geri kalan Türk damgalarina ekleyek de orkhun yazitini elde edek diye mi düşündü?
Böyle sacmalik olmaz, orkhun yazıtları 100% Türk damgalarindan geliyor, Hazar Türkleri 1600 yil önce de Atilla dönemindede daha öncesindede bu yaziyi kullaniyordu, burada bir geçme olayi varsa Türk yazilarindan geçmedir,Bitakim Türk boylari yakin geçmişte olduğu gibi eski dönemlerdede bu bölgelere çok daha önceleri olduğu gibi başka bölgelerdede olduğu gibi yaklasik 5000-6000 yil önce de akin ederek Türk damgalarinida buralara getirmişlerdir, bu bölgeye yazi yazmasini öğretmiştir, bu bölgelerde uygarlık kurmuşlardır, ancak ne yazik belli bir süre sonra kimlikleri eriyip gitmiştir, Misir uygarligini oluşturan toplumun ne afrika nede sami toplumu olmadigi apaçık ortadadır, bu sümer topluluğu içinde geçerlidir, üstelik sümer dil yapisina en yakin olan dil Türk dili yapisidir, ancak akad dilini oluşturarak yapisindan, özünden uzaklasmistir, ancak bu sözde avrupalilarin isine gelen kendi soylari , kökleri gibi bir belirsizlik oluşturmak, gerçek bulguların ortaya cikmasi bu avrupaninda kökünün nereden geldiğinin ortaya cikmasi demek bu Türk takintisi olan soysuz kişilerin isine gelmez
Haa bide 5.- 6. Yüzyılda sogdca bugut yazisinida Türkler yazdi, neden sogdca yazdi bu pek arastirilmadigi gibi sogdcanin ilk ciktigi dönemlere denk gelmeside ilginctir, yoksa bu sogdlar asimile olmuş (kimliğini yitirmiş) saka Türkleri olmasin, ne ariyor bir proto negroid irani (hindu kökenli) pestu topluluk osta asya’da, Afganlar, Tacikler bugün nece irani bir topluluk görünüyorsa, gerçekte farslasan gaznelilerden oluşan bu Tacikler, geçmişte saka Türklerininde kimliğini yitirmesi sonucu gerçeğini gün yüzüne cikariyor, birçok Türkmen ile özbek gibi Türk toplulukların asimile olmasi sonucu olusmus afgan, tacik toplumlaridir, cogunlugu kimliğini yetirmiş Türkler, islam inancininda etkisi ile azinlik bulunan kara derili hindu pestularin konustuklari Türk dilinden carpitma hindu, Urdu, pestu dilini kullanir olmuşlardır.
Başka bir arkadaş’da “The alphabets of the world's first alphabet Turks”, diyerek son sözünü söylüyor ilk abecenin Türk abecesi oldugunu belirtiyor, ancak arastirmalarin, genelde Türkleri üst uygarlık kuran bir toplum olduğunu ortaya cikarmak yönlü değil tersine Türkleri konar göçer bir toplum uygarlık kuramaz, ülke kuramaz, devlet kuramaz diye gösterilmeye calisiliyor, Türklerin ellerinde bulunan uygarligida, devletide uzaylilar getirdi bu dallamalara göre yersuyun yarisini bu Türkler nece egemen olmuş, birçok yenilikleri avrupaya tanitmis, daha sözde avrupalilar uygarligi son 300 yilda öğrenirken Türkler birçok devlet, ülke uygarlık kurmus avrupaya beşik olmuş, bu gerçekler Türk takintisi olan kimsenin isine gelmez, gerçek uygarlık dönemlerinin bulgularinin gün isigina cikmamasi için ugrasi veriyorlar, bu apaçık bellidir, nedense görmezlikden gelinir.
Orhun yazısının nereden çıktığı konusunda çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Bu yazının kökeni ile ilgili başlıca görüşler şunlardır: İskandinav run’ları, Arami, İrani, Eski Türk damgaları, Sogd, Pehlevi, Parth, Grek. Her nedense, araştırmacıların çoğu, Millî Türk Yazısı’na Sami (Arami) ve İndo-İrani bir köken bulmak için yoğun bir çaba göstermektedirler. Ancak bu görüşler pek inandırıcı değildir. Nedenleri de şunlardır:
Öncelikle, Türk-Orhun harfleri çentme-oyma (runik) nitelik taşırlar ki Türklerin çevresindeki kavimlerden ne İranlılar, ne Hintliler, ne de Çinliler bu tür harf kullanmamışlardır. Arami alfabesi ve ondan türeyen yazılar da (Armazique, Parsi, Pehlevi, Sogd vb) çentme-oyma nitelik taşımazlar. Karakter bakımından Orhun yazısına en yakın tek alfabe batıdaki eski Germen runik yazısıdır ki, Orhun-Türk yazısı ile Germen runik yazısı arasında ne tarihi açıdan, ne de dil açısından bir ilgi yoktur, ancak yeni bulgular dil acisindan germen runik yazisinin temelini oluşturduğu inalinan Etrusk dili ile Türk dilinin yakinliği bir Almanca ile Flemenkcenin yakinligindan bile daha yakin olmasi sasirticidir.
Arami alfabesindeki 22 harfe karşılık, Orhun alfabesinde 38 harf vardır ve Orhun yazısının Arami ya da İrani bir alfabeden kaynaklandığını öne sürenler, bu alfabelerin daha o çağlarda Türkler tarafından Türk dilinin fonetiğine göre nasıl düzeltilip geliştirildiğini açıklayamamaktadırlar. Türk yazısına köken olduğu iddia edilen Pehlevi ve Aramazique yazıların ilk örnekleri en erken milat sıralarına indiği halde, Türk yazısının ilk örnekleri çok daha eskilere, MÖ 5-4. yüzyıllara (Esik ve Kuray kurganları) değin gitmektedir.
Orhun yazısının kaynağı hakkında ileri sürülen görüşlerden en doğrusu ve akla yatkın olanı, bu yazının Eski Türk damgalarından çıktığı görüşüdür. Nitekim Çinliler, Eski Türklerin değnekler üzerine çentikler çizerek, ok ucuyla balmumu üstüne işaretler yazarak haberleştiklerini ve resmi belgelerini saptadıklarını bildirmektedirler.
Ayrıca Etruscan (etrusk) topluluğun dili için bu sözde avrupalilar bir türlü okuyup anlasilamiyor, diyorlar pek aciklama yok, simdi bir İspanyol, bugün İspanyolca ile fince’yi anlayabilirmi, iste bu dangalaklar etrusk dilini fenike ile latince ile çözmeye calisiyorlar, neden çünkü Etrüsk dilini, bir greek yada latin dili olarak görüyorlar sonra anlasilamiyor deyip yastik alti ediyorlar, bu ne denli bilimsellik sizce, kendi bulmak istediklerini ariyorlar cimbizlan kil cikarir gibi inceliyorlar, ancak Türkler ile ilgili bulgu cikinca anlasilamiyor en iyisi biz burda birakalim deyip kestirip atiyorlar, yeni bir senaryo, oyun çizimine basliyorlar.
Orkhun yazitlarinin da bulunmasi böyle idi 19. Yüzyil sonlari, 20. Yüzyil baslarinda Danimarkali Thomsen ile basliyan bu araştırma Türklerin bulgularini ortaya cikarmak amacli değildi, orkhun tasi bulunduğunda yer yerinden oynadı, nedeni Futhark yazilari Runik yazilari artik latin, greek yazilarinda siyrilmis kendi kökünü buldu deniliyordu, yaklasik 3500 yillik olduğu söylenen bu yazilarin Türk yazilari olduğu ortaya ciktiginda, saskinliktan küçük dillerini yutacaklar idi, 30 yasindan sonra yarim yamalak Türkçe ile Thomsen bir kaç Rus, Alman arastirmaci ile barbar Türkler bu denli eski yazi oluşturamazlar olsa olsa 1300-1400 yillik ancadır, iste islamiyeti benimsemeden önce kullaniyorlardir deyip geçisdirdiler, biz Türkler ise bugün bile taa en dibini araştırma yerine bu verileri altinda iste belki bir kaç yüzyil daha geri götürürmüyüz deyip 1500-1600 yillik yapmaya calisan bilim adami bile demege dilim varmiyor kişilerin eline kaldik.
Ayrıca ne yazikki bugün Türk vatandasi altinda yunan, daha doğrusu rum, ermeni dediklerimizin hepsi, osmanli döneminde Türklesti diyoruz, yanlis daha doğrusu müslümanlasti, dünün ermeni, rum dediğimiz dönme devşirmeler, bugün kendine Türk demiyor, Türk vatandasi diyen oluyor, genede ermeni yada rum kökenliyim demekten geri kalmıyor, en büyük Türk takintisi olan bunlar, gerçek olan söyle en çok asimile olan kimliği unutturulan toplum Türklerdir, kipcak, oguz , uygur Türklerinin kimliğini unutup araplasmasi, farslasmasi, ermenilesmesi, rum diye adlandirdiklari hiristiyan inancinda olan Kipcak Türklerinin rumlasmasi, alevi inancinda diye öz Oguz Türklerinin kimliğinin unutturulmasi gibi daha bir çok gerçek görmezlikten geliniyor.
Ayrıca mısırdaki piramitlerden daha eski olan Cinde’ki Türk piramitlerinin, Misirda olanlar ile benzerlik teşkil etmesi sasirticidir, sanırım gerçekten Türklük bilinci bulunan Türk gençlerinin bu konuda çok calisip, ugrasi verip gerçekleri ortaya cikarmasini Yüce Tanri’dan diliyorum.
Bir çok verilen ezberci tarih, eskil yazilar gözden geçirilerek bastan gene yazilmali!