İrşat, mürşit

[Toygun]

Yol Atası : Mürşit (Büyük Türkçe Sözlük - Mehmet Doğan)

[Toygun]

irşad  : - irşad etmək oyandırmaq. ışıq saçmaq. yandırmaq.
uyarmaq. - irşad olmuş: yolqulu. yol - qulu. bir törəyə, qurala, yola bağlı. 
irşad  : oyandırı
irşad edmək  : salğamaq

Hasan Bey Hadi - Eşanlamlılar Sözlüğü

[Toygun]

İrşad etmek : Erdirmek, uslamak, yedemek, yönemek (Bak: ikaz)

Örnek : 1 — Sizi hakikate irşad etmek isterim
= Sizi doğruya erdirmek isterim.

2 — Bu genç, pek eğelnceye daldr, onu irşad et-
meli = Bu genç pek eğlenceye daldı, onu usla-
malr.

3 — Akh ermiyenleri irşad etmek vazifemizdir
= Aklı ermiyenleri yedemek borcumuzdur.

4 — Yüksek bilgileriyle yalnız bizi değil bü-
tün milleti irşad etti = Yüksek bilgileriyle yal-
nız bizi değil bütün ulusu yönedi.

OTKK