
berkit yazdı:datadeveb yazdı:Âl-i İmrân / 80
Tevbe / 31
Yûsuf / 39
İlim erbabı derken ilah manası verilirse sıkıntılı olur. Bir anadolu köylüsü onun rab kelimesinin çoğulu olduğunu biliyor mu? Öte yandan bu kullanım sadece Türklerde var. Cehalet üze böyle bir kullanım ortaya çıkıp dile yerleşmiş. Öte yandan Arapça, Farsça konuşurken bu kelimeyi kullanmak doğru değildir. Türklerin aldıkları kelimeleri eğip bükmeleri galatıyla ortaya çıkmış. Bknz. Evliya kelimesi de çoğuldur fakat Türk onu müfret gibi kullanır.
Danışman yazdı:Yanlış.
TDK Kur'an çevirisi yapmış da bir sözcüğün uygun olmayan bir anlamını o çeviride mi kullanmış? Yoksa siz mi bir deyimde kullanılagelen sözcüğü Kur'an'da geçen anlamıyla çevirmeye kalkışıyorsunuz? Açıkça görünüyor ki ikincisi. Bu durumda pirince taş sokan, sözcüğü bağlam https://tr.wikipedia.org/wiki/Ba%C4%9Flam_(dilbilgisi) ından koparan kim?
Ayrıca TDK GTS'de "erbap" için şu anlam verilmiş: Bir işten anlayan, bir işi iyi yapan kimse
Birleşik sözcük bölümünde ise "kalem erbabı" aktarılmış, anlamı da "yazar" olarak verilmiş. Bir başka deyişle "ilim erbabı" GTS'de geçmiyor bile.
İlgilenirseniz, "erbap" için Türkçe karşılık aranan konu şuradadır: viewtopic.php?f=2&t=10568&p=32570&hilit=erbap#p32570
Yine ilgilenirseniz, "Rabb Kur’ân’da “Rab” Kavramı Üzerine Semantik Bir Analiz - Dr. Aydın TEMİZER " sözcüğünün çözümlendiği bir yazı: https://dergipark.org.tr/tr/download/ar ... ile/162831
datadeveb yazdı:Bilgilendirmeniz için sağ olasınız. Verdiğiniz PDF'de geçen bilgilere göre "rab" sözcüğünün kullanım alanları oldukça doyurucu gösterilip bir hadise değinerek
Ebû Hureyre’den rivayet edilen, (ِيده ّربِيَلوك ّلسْمَل ّالمُقَلاي) “Köle efendisine/sahibine “Rabbim” demesin.” hadisinde görüldüğü üzere Hz. Peygamber, kölenin sahibine Rabbim (ِيبَر) diye hitap etmesini yasaklamıştır
Erbab sözcüğüne yönelisem. Erbab sözcüğü Kuran-ı Kerim'de de geçmektedir. Çoğul olduğu bilinmektedir. Ancak ilim erbabı gibi kullanımlar yukarıdaki hadisi de göz önüne alırsak nasıl doğmuştur? Arap algısında çoğul etki türklere yansımadığı için mi ortaya çıkmıştır?
Nişanyan Sözlük'te yer verilen söz örneği şöyledir.
[ anon., Tezkiretü'l-Evliya terc., 1341]
tarīḳat ashābı muhteşimlerinden-idi ve şerīˁat erbābı muhteremlerinden-idi.
Belli ki bu kullanım yakın yüzyılda da ortaya çıkmış değil. Verdiğiniz PDF'deki bilgiler doğrultusunda erbab sözcüğünün de böyle kullanılması çok sakıncalı duruyor iken geçmişte böyle kullanımlar olmuş. Peki... Bu kullanım yalnızca Türkler arasında mı görülüyor? Bu durumda bizim tutumumuz ne olmalı? Hem dil açısından hem islam açısından soruyorum.
Kolay gelsin.
Danışman yazdı:O yazıda nerede geçiyor sakıncalı olduğu? Söz ettiğiniz hadis (buradaki anlamıyla söylenti) -yazarın kendi görüşü değildir- "Rab" sözcüğüyle ilgili olup bu sözcüğün yalnızca "Tanrı önadı" olarak kullanılmasını amaçlıyor olsa gerekir. Öte yandan bunun çoğulu olan "erbap" Kur'an'da "ilahlar" anlamıyla da geçiyor. Bu durumda "Kur'an başka 'ilahların' var olduğunu yazıyor" mu diyeceğiz? Yoksa kimin, neyi, neden, ne anlamda dediğine mi bakacağız? Tanrı'nın önadlarını çocuklarına ad olarak koyanlar, bilmeden yanlış yapıyorsalar bile oğullarını Tanrı yerine koymuş olmuyorlar, amaçları bu değil. Buranın konusu da bu değil.
Bir sözcük başka anlam kazandıysa, o anlamda kullanılmışsa, kullanılıyorsa, bundan kime ne? Siz sakıncalı buluyorsanız bu anlamda kullanmazsınız, olur biter. Bu sözcüğün Türkçesini yeğlerseniz, bunun tartışması buranın konusu olabilir. Kur'an neredeyse bin yıl önce Türkçeye çevirilmiştir. Yine neredeyse tüm kavramların bir karşılığı bulunabilir.
Türkler çok belli etmemişlerse de dillerine bağlıdır. Buna karşın yüzyıllar boyunca çokça yabancı söz dilimize girmiştir. Bunun ayrı dönemlerde birçok nedeni vardır. Peki ya kaçı öz anlamında kalmıştır? Demek istediğim şu ki bir sözcük -ister Arapça, ister Farsça, ister başka bir dilden olsun- Türk diline girdiğinde, bırakın o sözcüğün çoğulunu, türevlerini, doğrudan kendisi dahi bir süre sonra ilk anlamından uzaklaşabilmekte, az çok ilgili yeni anlamlar kazanabilmektedir. Başka başka dillerde de bu olabilir. Kişi kökünü bilmediği sözcüğün anlamını kolayca değiştirebilir.datadeveb yazdı:Bilgilendirmeniz için sağ olasınız. Verdiğiniz PDF'de geçen bilgilere göre "rab" sözcüğünün kullanım alanları oldukça doyurucu gösterilip bir hadise değinerek
Ebû Hureyre’den rivayet edilen, (ِيده ّربِيَلوك ّلسْمَل ّالمُقَلاي) “Köle efendisine/sahibine “Rabbim” demesin.” hadisinde görüldüğü üzere Hz. Peygamber, kölenin sahibine Rabbim (ِيبَر) diye hitap etmesini yasaklamıştır
Erbab sözcüğüne yönelisem. Erbab sözcüğü Kuran-ı Kerim'de de geçmektedir. Çoğul olduğu bilinmektedir. Ancak ilim erbabı gibi kullanımlar yukarıdaki hadisi de göz önüne alırsak nasıl doğmuştur? Arap algısında çoğul etki türklere yansımadığı için mi ortaya çıkmıştır?
Nişanyan Sözlük'te yer verilen söz örneği şöyledir.
[ anon., Tezkiretü'l-Evliya terc., 1341]
tarīḳat ashābı muhteşimlerinden-idi ve şerīˁat erbābı muhteremlerinden-idi.
Belli ki bu kullanım yakın yüzyılda da ortaya çıkmış değil. Verdiğiniz PDF'deki bilgiler doğrultusunda erbab sözcüğünün de böyle kullanılması çok sakıncalı duruyor iken geçmişte böyle kullanımlar olmuş. Peki... Bu kullanım yalnızca Türkler arasında mı görülüyor? Bu durumda bizim tutumumuz ne olmalı? Hem dil açısından hem islam açısından soruyorum.
Kolay gelsin.
Bu durumda "Kur'an başka 'ilahların' var olduğunu yazıyor" mu diyeceğiz? Yoksa kimin, neyi, neden, ne anlamda dediğine mi bakacağız?
Danışman yazdı:Uzatacağınız belli olduğundan daha kısa, açık yazacağım.
1) Yazar söylentiyi (hadisi) yorumlamıştır. Yukarıda ben de yorumladım. Yazar "Kur'an'ın hedeflediği" diyor, "yasakladığı" demiyor (yasaklayan söylenti).
2) Yazıyı okusaydınız yazarın "Kur'an neyi hedeflemiş" görüşünü aktarırdınız. İşte o yazarın görüşü olurdu. Üstelik yazar bile kendi görüşünü sorgulamış, çelişik görülen bir konuda kendince soru sorup yanıtlamış, bu yüzden "kesin olarak şudur, budur" diyememiş, "hedef" sözcüğünü kullanmıştır. Çoğul olarak kullanılan Rab, bir başka deyişle "erbap" bu "hedef"le örtüşmüyor. Ayrıca yazarın gözden kaçırdığı bir durum var, yeri burası olmadığı için yazmayacağım.
3) "Erbap"ın Türk dilinde var olan başka başka anlamlarını yok sayıp üstelik bir söz öbeğinde geçtiği biçimi alıp buna "rabler, ilahlar" anlamını verip (bu anlamda değil ancak siz böyle anlamdırıyorsunuz) "Aman Tanrım bu büyük bir suç olmalı" benzeri bir duyguyla bir yargıya varıp gelin güvey olduğunuzu düşünüyorum.
3) Gönderdiğiniz izletiyi izlemeyeceğim. Burası inançla ilgili konuların tartışıldığı bir yer değildir.
Esenlikler dilerim.
datadeveb yazdı:Abdulaziz Bayındır bir açıklama yapmış. Bu açıklamaya göre tdk güncel sözlükte rab sözüğüne tanrı karşılığı yazılması yanlış oluyor. Konunun en başında değindiğim konun boş yere olmadığı umarım anlaşılır.İzleyin youtube.com
Bu bölümü gezen üyeler: Hiç bir üye yok ve 2 konuk